"Enter"a basıp içeriğe geçin

Buhari 5485

5485 Bize İsmâîl ibnu Ca’fer, Rabîatu’r-Re’y’den tahdîs etti ki, o da el-Kaasım ibn Muhammed’den şöyle derken işitmiştir; Berîre hakkında üç tane sünnet (yani kaanûn) meydana gelmiştir: Âişe onu satın alıp hürriyete kavuşturmak istedi, fakat sâhibleri:

— Velâ hakkı bize âid olacaktır, dediler.

Âişe onların bu şartını Rasûlüllah’a zikretti. Bunun üzerine Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) Âişe’ye:

— “Eğer sen onların ileri sürdükleri bu şartı onlar lehine şart kılmış olsan da, şübhesiz velâ hakkı ancak hürriyete kavuşturanındır” buyurdu.

Yine el-Kaasım dedi ki: Berîre hürriyete kavuşturuldu da kocasının nikâhı altında kalmak yahut da ondan ayrılmak hususunda muhayyer kılındı. Ve bir gün Rasûlüllah Âişe’nin evine girdi. O sırada ateş üzerinde bir tencere (de et) kaynamakta idi. Rasûlüllah kuşluk yemeği istedi. Kendisine biraz ekmekle evde bulunan katıklardan bir katık getirildi. Rasûlüllah:

— “Ben ateş üzerinde et yemeği görmedim mi?” dedi

Oradakiler:

— Evet yâ Rasûlallah, et gördünüz, fakat o, Berîre’ye sadaka olarak verilmiş ettir. Berîre onu bize hediye etti, dediler.

Bunun üzerine Rasûlüllah:

— “O, Berîre’ye sadaka, bize de Berîre’den hediyedir” buyurdu.