5458 Sehl ibn Sa’d (radıyallahü anh) şöyle demiştir: Biz cumua günü gelince pek sevinir, ferahlanırdık. Şöyle ki: Bizim ihtiyar bir hanım ninemiz vardı. Bu kadın her cumua günü silk (yani çöğündür) denilen bitkinin köklerinden toplar, bunları kendine âid bir tencere içine kor, bunun içine arpa taneleri de katarak pişirirdi. Biz cumua namazını kılınca bu kadını ziyaret ederdik. O da hazırladığı bu yemeği bize ikram ederdi. İşte biz cumua günü olunca o kadının hazırladığı bu yemekten dolayı sevinir, ferahlanırdık. Biz kuşluk yemeğini cumua namazından sonra yer, gündüz uykusunu da ancak cumuadan sonra uyurduk. Vallahi bu yemeğin içinde ne iç yağı, ne de et yağı vardı.