Ve ez-Zuhrî: Ben kocası ölmüş olup bulûğa ulaşmamış genç kadının da güzel kokuya yaklaşmasını uygun görmem. Çünkü onun üzerine de bâliğa gibi iddet bekleme vardır, demiştir.
5388 Ebû Seleme’nin kızı Zeyneb şu üç hadîsi haber verip şöyle demiştir: Ben, babası Ebû Sufyân ibn Harb vefat ettiği zaman Peygamber’in zevcesi Ümmü Habîbe’nin yanına girmiştim. Derken Ümmü Habîbe içinde sarı renk de bulunan “halûk” adındaki güzel kokulu karışık süslenme boyasını yahut da diğer bir süslenme boyasını istedi. Akabinde bu boyadan (eline sürdüğü boyayı azaltmak için) bir kıza sürdükten sonra kendi iki yanağının safhalarına (ve kollarına) sürdü. Sonra şöyle dedi:
— Vallahi benim böyle koku ve boya ile süslenmeye hiç ihtiyâcım yoktur. Şu var ki, ben Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’tan minber üzerinde şöyle buyururken işittim: “Allah’a ve son güne îmân eden bir kadının kocasından başka bir ölü için yası, üç günden fazla sürdürüp süslenmeyi terketmesi halâl olmaz. Lâkin kadın kocasının ölümü üzerine dört ay on gün hüzünlü olup, zînet ve süsünü bırakır.”