"Enter"a basıp içeriğe geçin

Buhari 5095

5095 ez-Zuhrî şöyle dedi: Bana Urvetu’bnu’z-Zubeyr, el-Mısver ibn Mahrame ve Abdurrahmân ibn Abdin el-Kaarî hadîsinden haber verdi. Bu iki zât, Omer ibnu’l-Hattâb’dan şöyle derken işitmişlerdir: Ben, Rasûlüllah’ın sağlığında Hişâm İbn Hakîm ibn Hizâm’ı el-Furkaan Sûresi’ni okumaktayken işittim. Onun okuyuşuna kulak tuttum, duydum ki, Hişâm bu sûreyi Rasûlüllah’ın bana okutmadığı birtakım lehçeler üzere okuyor. Az kaldı namazın içinde üzerine atılıp onunla çekişecektim. Fakat onu bekledim. Nihayet selâm verince (kaçırmamak için) hemen ridâsını göğsünün üzerinde toparlayıp:

— Senden işittiğim bu sûreyi sana kim okuttu? Dedim.

— Bana bu sûreyi Rasûlüllah okuttu, dedi.

— Yalan söyledin. Allah’a yemîn ederim ki, senden işittiğim bu sûreyi bana muhakkak Rasûlüllah okutmuştur, dedim.

Ve onu yakasından çekerek Rasûlüllah’a götürdüm de:

— Yâ Rasûlallah! Ben bunu, el-Furkaan Sûresi’ni, Sen’in bana okutmamış olduğun birçok lehçeler üzere okurken işittim. Halbuki el-Furkaan Sûresi’ni bana okutan Sen’sin, dedim.

Bunun üzerine Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem):

— “Yâ Hişâm, o sûreyi oku!” diye emretti.

Hişâm da o sûreyi benim kendisinden işitmiş olduğum kıraatle okudu.

Rasûlüllah:

— “Sûre böyle indirildi” buyurduktan sonra:

— “Oku yâ Omer!” diye emretti.

Ben de o sûreyi, kendisinin bana okutmuş olduğu okuyuşla okudum. Bitirdiğimde Rasûlüllah:

— “Sûre böyle indirildi” buyurdu. Bundan sonra da Rasûlüllah:

— “Şübhesiz bu Kur’ân yedi harf üzere indirilmiştir. Binâenaleyh kolay gelenini okuyunuz” buyurdu