Yüce Allah’ın Şu Kavli: “Eğer her ikiniz de Allah’a tevbe ederseniz ne iyi, çünkü hakîkaten sizin kalbleriniz kaymıştır. Yok, eğer O ‘nun aleyhinde birbirinize arka verirseniz, hiç şübhesiz Allah bizzat O’nun yardımcısıdır, Cebrail de, mü’minlerin sâlih olanları da. Bunların ardından bütün melekler de O’na yardımcıdır” (Âyet: 4)
Bu başlık arasındaki bâzı tefsirler:
“Sağavtu”ve “Asğaytu”, “Meylettim”;
“Li-tesğâ” “Li- temîle”; “Zahîr”
“Avn, yani yardımcı”;
“Tezâherûne”, “Taavunûne” ma’nâsınadır.
Ve Mucâhid şöyle dedi:
“Ey îmân edenler, kendilerinizi ve aile ferdlerinizi koruyun…” (Ayet. 6), “Kendilerinize ve aile ferdlerinize Allah’a takvâlı olmayı tavsiye ediniz ve onları edeblendiriniz” demektir
4964 Bize Yahya ibn Saîd tahdîs edip şöyle dedi: Ben Ubeyd ibnu Huneyn’den işittim, şöyle diyordu: Ben İbnu Abbâs’tan işittim, şöyle diyordu: Ben Omer’e, Rasûlüllah’a karşı birbiriyle yardımlaşan o iki kadını sormak ister dururdum. Bir sene bekledim, fakat sormak için uygun bir yer bulamadım. Nihayet onunla beraber hacc etmek üzere yola çıktım. (Dönüşümüzde) Zahrân mevkiinde bulunduğumuz zaman Omer, kendi ihtiyâcı için ileri gitti. Gelince:
— Bana abdest suyu yetiştir, dedi.
Ben de kendisine bir kap ile su yetiştirdim. O abdest alırken ona su dökmeye başladım. Burayı suâl için uygun bir yer gördüm de:
— Ey mü’minlerin emîri! Rasûlüllah’a karşı birbirlerine arka olan o iki kadın kimdir? Dedim. İbn Abbâs dedi ki: Ben sözümü tamamlamamıştım ki, o:
— Âişe ve Hafsa’dır, dedi