"Enter"a basıp içeriğe geçin

Buhari 4738

Yüce Allah’ın Şu Kavli:

“O’nun bulunduğu evdeki kadın onun nefsinden murâd almak istedi, kapıları sımsıkı kapadı ve: Sana söylüyorum, beri gel! dedi” (Âyet:23)

Ve Ikrime: “Heyte leke”, Havran dilinde “Helümme” ma’nâsınadır, dedi. Saîd ibnu Cubeyr de: “Taâle ( = Beri gel)” ma’nâsınadır, dedi

4738 Şu’be, Süleyman ibn Mıhfân’dan; o da Ebû Vâil’den tahdîs etti ki, Abdullah ibn Mes’ûd (radıyallahü anh): Kadın “Heyte leke” sözünü söyledi, demiş; ardından: “Biz o kelimeyi, ancak bize öğretildiği gibi okuruz” gerekçesini ilâve etmiştir.

“Mesvâhu” (Âyet:23), “İkaamet yeri”; “Elfeyâseyyidehâ” (Âyet: 25), “İkisi efendisini buldular”;

“Innehum elfev âbâehum dallın” (es-sâffât: 69), “Çünkü onlar atalarını sapkın kimseler bulmuşlardı”;

“Bel nettebiu mâ elfeynâ aleyhiâbâenâ” (el-Bakara: 170) “Hayır, biz atalarımızı üzerinde bulduğumuz şeye uyarız, dediler”;

“Bel acibtu ve yesharun” (es-sâffât: 12)”Ben taaccûb ettim, Halbuki onlar alay edip eğleniyorlar”