“Siz hâlâ niçin münafıklar hakkında -Allah onları kazandıkları (günâhlar) yüzünden tepesi aşağı getirdiği hâlde- iki zümre oluyorsunuz?..” (Âyet: 88).
İbn Abbâs: “Erkesehum”, “Beddedehum (Onları dağıtıp parçaladı)”, “Fietun”, “Cemâat” demektir, demiştir.
4632 Zeyd ibn Sabit (radıyallahü anh), “Siz hâlâ niçin münafıklar hususunda iki zümre oluyorsunuz?” kavli hakkında şöyle demiştir: Peygamber’in sahâbîlerinden birtakım insanlar Uhud’dan geri döndüler. Peygamber’in sahâbîleri o dönenler hakkında iki fırkaya ayrıldılar da bir fırka: “O dönekleri öldür”; diğer fırka ise: “Hayır, onları öldürme” diyorlardı. İşte bunun üzerine “Siz hâlâ niçin münafıklar hususunda -Allah onları kazandıkları (günâhlar) yüzünden tepesi aşağı getirdiği hâlde- iki zümre oluyorsunuz? Allah ‘ın saptırdığını siz mi doğru yola getirmek istiyorsunuz? Allah kimi saptırırsa, artık onun için hiçbir yol bulamazsın” âyeti indi.
Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem): “Medine Taybe’dir. Medine, ateşin gümüşün pisliğini gidermesi gibi, pis insanları giderir (dışına atar)” buyurdu