4475 İbn Abbâs radıyallahü anhüma şöyle demiştir: Hani o perşembe günü, o perşembe günü ne acı gündü! O gün Rasûlüllah’ın ağrısı artmıştı da:
— “Haydin bana yazacak birşey getirin, size bir kitâb yazayım da, ondan sonra yolunuzu hiç şaşırmayasınız!” buyurdu.
Bunun üzerine orada bulunanlar ihtilâf ettiler. Halbuki hiçbir peygamberin yanında ihtilâf yakışmazdı. Bâzı kimseler:
— Peygamber’in hâli nedir? (Hastalığından dolayı) sayıkladı mı? Kendisinden bu yazı yazmak isteğini iyice sorup anlayın, dediler.
Bunun üzerine söylediği yazı malzemesi isteğini iyice tesbît etmek maksadıyle, o sözünü tekrar ettirmeye giriştiler. Bu sefer Peygamber:
— “Beni (kendi hâlime) bırakınız! Benim şu içinde bulunduğum hâl, sizin beni da’vet ettiğiniz (yazma gibi) şeylerden daha hayırlıdır” buyurdu.
Ve Rasûlüllah onlara üç şey vasiyet etti:
— “Bütün müşrikleri Arab yarımadasından çıkarınız! Elçilere, hey’etlere benim izin verip hediyeler ikram etmekte olduğum gibi, siz de gelmelerine izin verip hediyeler ikram etmek suretiyle hürmet gösteriniz” buyurdu.
İbn Abbâs üçüncü vasiyetten sükût etti, yahut: Ben üçüncüsünü unuttum, dedi.