3711 Bize Süleyman ibn Bilâl, Hişâm ibn Urve’den; o da Urve tu’bnu’z-Zubeyr’den; o da Peygamber’in zevcesi Âişe (r.anha)’den tahdîs etti (o, şöyle demiştir): Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) vefat etti, Ebû Bekr, es-Sunh denilen yerde idi. Râvî İsmâîl: Âliye mevkiini kasdediyor, demiştir. Omer ayağa kalktı da:
— Vallahi Muhammed ölmedi, diyordu. Âişe dedi ki: Omer yine:
— Vallahi gönlüme şundan başka birşey vâki’ olmuyor: Rasûlüllah ölmedi ve Allah O’nu muhakkak (dünyâda) diriltecek de (O’na öldü diyen) bir takım adamların ellerini ve ayaklarını kesecektir! dedi.
Ebû Bekr geldi. Rasûlüllah’ın yüzünden örtüyü açtı ve O’nu öptü de:
— Babam anam sana feda olsun. Sen ölü olarak da, diri olarak da tertemizsin. Nefsim elinde olan Allah’a yemîn ederim ki, Allah sana ebeden iki ölüm taddırmayacaktır, dedi.
Sonra odadan dışarıya çıktı da:
— Ey Rasûlüllah’ın ölmediğine yemîn eden adam, yavaş ol; acele etme! Dedi. Ebû Bekr konuşunca Omer oturdu.