3450 …….Ebû Hureyre (radıyallahü anh) şöyle demiştir: Bir Yahûdî ticâret eşyasını satışa arz ederken, bu eşyaya mukaabil hoşlanmadığı birşey verilmişti. Bunun üzerine:
— Musa’yı beşer üzerine tercîh eden Allah’a yemîn ederim ki, hayır! Dedi.
Bu sözü Ensâr’dan bir kimse işitti. Kalkıp Yahûdî’ye bir tokat vurdu ve:
— Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) aramızda bulunduğu hâlde sen Musa’yı beşer üzerine tercîh eden Allah’a yemîn ederim diyorsun öyle mi? dedi.
Bunun üzerine Yahûdî, Peygamber’e gitti ve:
— Yâ Eba’l-Kaasım! Muhakkak ki benim için bir zimmet ve ahid vardır. Fulan kimseye ne oluyor ki, o benim yüzüme tokat vurdu? dedi.
Peygamber o sahâbîye:
— “Bunun yüzüne niçin tokat vurdun?” buyurdu.
Ensârî, Yahudi’yle olan işini zikretti. Bundan dolayı Peygamber öfke izi yüzünde görülecek derecede öfkelendi. Sonra şöyle buyurdu:
— “Allah’ın peygamberleri arasında üstün kılmalar yapmayınız. Şunda hiç şübhe yok ki: Sûra üfürülmüş, artık Allah ‘ın diledikleri müstesna olmak üzere göklerde kim var, yerde kim varsa hepsi düşüp ölmüştür. Sonra bir daha üfürülmüştür. Ben ilk diriltilen olacağım. O anda bir de bakacağım ki, Mûsâ, Turu Sînâ günündeki çarpılması ile muhasebe mi olundu, yoksa benden evvel mi diriltildi; bilmiyorum. Ve ben: Muhakkak bir kimse Yûnus ibn Mettâ’dan daha faziletlidir, sözünü de söylemem”.