3218 Bana Ebû Vâil tahdîs edip şöyle dedi: Biz Sıffîn’da bulunduk. Sehl ibnu Huneyf ayağa kalkıp şunları söyledi:
— Ey insanlar! Siz kendi nefislerinizi töhmetli kılınız. Bizler Hudeybiye gününde Rasûlüllah’ın maiyyetinde bulunduk. Eğer bizler harb etmeyi (hayırlı) görseydik, muhakkak harb ederdik. Omer ibnu’l-Hattâb geldi ve:
— Yâ Rasûlallah! Onlar bâtıl üzerinde, bizler ise hakk üzerinde değil miyiz? dedi.
Rasûlüllah:
— “Evet, biz hakk üzerindeyiz” buyurdu. Omer:
— Bizim ölülerimiz cennette, onların ölüleri ateşte değil mi? dedi. Rasûlüllah:
— “Evet böyledir” buyurdu. Omer:
— Öyle ise dînimiz uğrunda bu alçaklığa hangi sebeble söz veriyoruz ve Allah henüz onlarla bizim aramızda hükmünü vermeden biz neden dönüyoruz? dedi.
Rasûlüllah:
— “Ey Hattâb oğlu! Ben Allah’ın Rasûlü’yüm. Allah beni ebediyyen zayi’ etmeyecektir” buyurdu.
Bunun üzerine Omer, Ebû Bekr’e gitti ve ona da Peygamber’e söylediği sözlerin benzerini söyledi. Ebû Bekr de Omer’e:
— Şübhesiz O, Allah’ın Rasûlü’dür ve Allah O’nu ebediyyen zayi’ etmeyecektir, dedi.
Râvî dedi ki: Müteakiben el-Feth Süresi indi. Rasûlüllah bu sûreyi sonuna kadar Omer’e karşı okudu. Akabinde Omer:
— Yâ Rasûlallah! Feth bu mudur? dedi. Rasûlüllah:
— “Evet” buyurdu (ve Omer’in gönlü hoş olup döndü).