Kureyb de İbn Abbâs radıyallahü anhüma’tan söyledi ki, Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) Medine’den zu’l-ka’deden beş gün kala hareket etti, Mekke’ye zu’l-hicceden geçen dördüncü gecenin gündüzünde geldi.
2989 Amre, Âişe (r.anha)’den şöyle derken işitmiştir: Bizler zu’lka’deden kalan beşinci günde (yânı zu’l-ka’denin yirmibeşinde) Medîne’den Rasûlüllah’ın beraberinde yola çıktık. (Bu aylarda umre değil) yalnız hacc edilir zannolunurdu. Mekke’ye yaklaştığımızda Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): “Beraberinde kurbanlık bulunmayanın Beyt’i tavaf ettiği, Safa ile Merve arasını da sa’y ettiği zaman ihramdan çıkmasını” emretti.
Âişe dedi ki: Kurbân bayramının ilk günü (Minâ’da, elinde) sığır eti ile birisi bizim çadıra girdirildi. Ben:
— Bu nedir? dedim. Eti getiren:
— Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) zevceleri adına kurbân kesti, dedi.
Yahya ibn Saîd dedi ki: Ben bu hadîsi (Ebû Bekr’in oğlu) Kaasım ibn Muhammed’e zikrettim. Kaasım: Vallâhî Amre bu hadîsi sana olduğu gibi (yani kısaltma ve değiştirme yapmadan) getirmiştir, dedi