“Allah yolunda öldürülenleri sakın ölüler sanma. Bilakis onlar Rabb’leri katında diridirler. Lûtf-u inayetinden kendilerine verdiği ile hepsi de şad olarak rızıklanırlar. Arkalarından henüz onlara katılmayanlar hakkında da: ‘Onlara hiçbir korku yoktur. Onlar mahzun da olacak değillerdir’ diye müjde vermek isterler. Onlar Allah’tan bir nimetle ve daha fazlasıyle ve Allah’ın mü’minlere olan mükâfatını zayi etmeyeceği müjdesiyle de sevinirler” (Alu İmrân: 169-171).
2851 Enes ibn Mâlik (radıyallahü anh) şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) otuz sabah namazında, Maûne Kuyusu sahiblerini öldüren, Allah’a ve Rasûlü’ne isyan etmiş olan kimseler aleyhine Rı’l, Zekvân ve Usayya kabileleri aleyhine beddua etti.
Enes dedi ki: Maûne Kuyusu’nda öldürülen kimseler hakkında Kur’ân indirildi. Biz onu okuduk. Bir zaman sonra (tilâveti) nesholundu: “Bizi kavmimize haber veriniz: Biz Rabb’imize kavuştuk; O bizden razı oldu, biz de O’ndan razı olduk”.