2525 Seleme ibnu’l-Akva’ (radıyallahü anh) şöyle demiştir: (Havâzin seferinde) mücâhidlerin azıkları azalıp hafifleşmiş ve fakîr düşmüşlerdi. Bunun üzerine sahâbîler develerini kesmek hususunda (izin için) Peygamber’e geldiler. Peygamber de onlara izin verdi. Müteakiben bunlara Omer kavuştu. Onlar bu haberi ona söylediler. Omer onlara:
— Develeriniz gittikten sonra (bu uzun yolculukta) hayâtınız kalmaz, dedi.
Sonra Peygamber’in yanına girdi ve:
— Yâ Rasûlallah! Bunların develeri gittikten sonra, bunların hiçbiri (sağ) kalmaz, dedi.
Bunun Üzerine Rasûlüllah da:
— “Öyleyse insanlar içinde nida et: Herkes geri kalan azıklarını getirsinler!” buyurdu.
İçine konulmak üzere meşin bir sergi yayıldı. Getirenler bu yaygının üzerine koydular, sonunda Rasûlüllah ayağa kalktı, duâ etti ve sergi üstündeki erzak için bereket temennî eyledi. Sonra sahâbîlere kaplarıyle gelmelerini emretti. Mücâhidler avuç avuç aldılar, nihayet (hepsi kaplarını doldurup) ayrıldılar. Sonra Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şükran makaamında
— “Eşhedu enlâ ilahe ille’llah ve Ennî Resûlüllah (Allah’tan başka ilâh olmadığına ve kendimin Allah’ın elçisi olduğuma şahâdet ederim)” buyurdu.