"Enter"a basıp içeriğe geçin

Buhari 2473

2473 Ebû Hureyre (radıyallahü anh) tahdîs edip dedi ki: Azîz ve Celîl olan Allah, Rasûlü’ne Mekke fethini müyesser kılınca, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) insanlar içinde ayağa kalktı, Allah’a hamd ve sena etti, sonra şöyle buyurdu: “Muhakkak ki Allah fili Mekke’ye girmekten men’ etmiştir. Rasûlünü ve mü’minleri de (bir defa olarak) Mekke ahâlîsine musallat etmiştir. Mekke benden evvel hiçbir kimse için asla halâl olmuyordu. O yalnız bir gündüzün bir saatinde benim için halâl kılınmıştır. Benden sonra da hiçbir kimse için ebediyyen halâl olmayacaktır. Mekke’nin av hayvanları ürkütülmez, dikeni (bile) koparılmaz. Yitiğini kimse (elini uzatıp) alamaz. Meğerki sahibini arayıp bulmak isteyen olsun. Her kimin bir kimsesi öldürülürse o, iki şeyden hangisi kendi hakkında daha hayırlı ise onu isteyebilir (yani iki şey arasında muhayyerdir): Ya kendisine diyet verilir yahut öldüren kimse kısâsen öldürülür”.

Abbâs:

— Yâ Rasûlallah! Izhırdan başka. Zîrâ bizler onu kabirlerimizde ve evlerimiz (in inşâsın)da kullanıyoruz, dedi. Bunun üzerine Rasûlüllah:

— “Izhırdan başka” buyurdu. Bunun akabinde Yemenli bir zât olan Ebû Şâh ayağa kalktı ve:

— Bunları benim için yazınız yâ Rasûlallah! Dedi. Rasûlüllah da:

— “Bunları Ebû Şâh için yazınız” buyurdu. Râvî Velîd dedi ki: Ben Evzâî’ye:

— “Benim için yazınız yâ Rasûlallah!” sözü nedir? dedim.

— Rasûlüllah’tan işitmiş olduğu şu hutbenin yazılmasını istedi, dedi.