İbn Omer (radıyallahü anh): Satış akdinin diri ve toplu olarak eriştiği herşey (yani satış akdi sırasında ölmemiş ve değişmemiş bulunan herhangi şey, akidden sonra satıcının yanında helak olsa), o mal müşteri (nin damânın)dendir, demiştir.
2179 Âişe (r.anha) şöyle demiştir: Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem.a.v.)’in üzerine hiçbir gün geçmezdi ki, o günün iki tarafının, yani sabah ve akşam vakitlerinin birinde Peygamber muhakkak Ebû Bekr’in evine gelirdi. Nihayet Peygamber’e Medine’ye gitmek üzere yola çıkmak hususunda Allah tarafından izin verilince, bize gelmesi hususunda mu’tâd olmayan öğle vaktinde ansızın geldi. Ebû Bekr’e O’nun gelişi haber verildi. Ebû Bekr:
— Meydana gelmiş mühim bir iş olmadıkça Peygamber bu saatte bize gelmezdi, dedi.
Peygamber Ebû Bekr’in yanına girince ona:
— “Yanında kim varsa dışarı çıkar!” buyurdu.
Ebû Bekr:
— Bu ikisi benim iki kızımdır yâ Rasûlüllah, dedi.
Ebû Bekr bu sözüyle ben Âişe’yi ve Esmâ’yı kasdediyordu. Peygamber:
— “Şu mühim işi hissettin mi; Bana Medine’ye çıkmak hususunda izin verildi” buyurdu.
Ebû Bekr:
— Yâ Rasûlallah! Çıkışta senin sohbetinde ve maiyyetinde bulunmak isterim. Sohbetini isterim, dedi ve şöyle ilâve etti: Yâ Rasûlallah! Yanımda iki binek devesi vardır. Ben bunları Medine’ye hicret çıkışı için hazırladım. Binâenaleyh Sen bunların birini al! Dedi.
Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem):