2168 Câbir ibn Abdillah (radıyallahü anh) şöyle demiştir: (Bâbam) Abdullah ibn Amr ibn Haram, üzerinde (ödenecek) bir borç olduğu hâlde Uhud harbinde vefat etti. Ben onun alacaklılarının bu borçtan bir mikdârını bırakmaları hususunda Peygamber’den yardım istedim. Peygamber onlardan böyle bir sulh istedi, fakat alacaklılar (Yahûdî olduklarından) birşey bırakmadılar. Bunun üzerine Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem.a.v.) bana:
— ” (Ey Câbir, sen bahçene) git, hurmanı toplayıp sınıf sınıf ayır: Acve cinsini bir boy, Azku Zeyd cinsini de bir boy yap. Sonra bana haber gönder!” buyurdu.
Ben bu işleri yaptım, sonra Peygamber’e haber gönderdim. Peygamber geldi ve hurma yığınının üst tarafına yahut ortasına oturdu. Sonra (orada bekleşen alacaklılara işaret ederek):
— “Haydi şu alacaklı kavmin için ölç!” buyurdu.
Ben de o alacaklılara, hakları olan mikdârı tamamen verinceye kadar ölçtüm; hurmam geri kaldı; sanki ondan hiçbirşey eksilmemiş gibiydi.
Ve Firâs ibn Yahya, Şa’bî’den söyledi ki, o şöyle demiştir: Bana Câbir, Peygamber’den tahdîs etti de: Ben alacaklılar için ölçmeye devam ettim, nihayet borcu ödedim, dedi.
Ve Hişâm ibn Urve, Vehb ibn Keysân’dan olmak üzere söyledi ki, Câbir şöyle demiştir: Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem.a.v.):
— “Hurma salkımlarını alacaklı için kes, sonra da onun hakkını öde!” buyurdu