1929-….. Huzeyfe (radıyallahü anh) şöyle demiştir: Ömer ibnu’l-Hattâb: Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’den fitne hakkındaki hadîsi kim ezberinde tutuyor? dedi. Huzeyfe dedi ki: Ben onu Peygamber’den işittim: “İnsanın ehli, malı, komşusu yüzünden uğrayacağı fitneye namaz kılması, oruç tutması, sadaka vermesi keffâret olur” buyuruyordu. Ömer: Sormakta olduğum, bu fitne değildir. Ben denizin dalgalanışı gibi dalgalanacak olan büyük fitneden soruyorum, dedi. Huzeyfe: Muhakkak bunun önünde kilidli bir kapı vardır, dedi. Omer: O kapı açılacak mı, yoksa kırılacak mı? dedi. Huzeyfe: Kırılır, dedi. Omer: Bu kırık kapı kıyâmet gününe kadar kilidlenmemeye lâyıktır, dedi.
Râvî Şakîk dedi ki: Biz Mesrük’a: Huzeyfe’ye sor bakalım; Omer kapının kim olduğunu biliyor muydu? dedik. Huzeyfe’ye sordu. Huzeyfe: Evet; Omer, yarından evvel bu gecenin geleceğini bildiği gibi biliyordu, dedi.