1074- (Yine Velîd dedi ki:) el-Evzâî ve ondan başkası şöyle dedi: Ben ez-Zuhrî’den işittim; o da Urve’den; o da Âişe (r.anha)’den (O, şöyle demiştir): Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) zamanında güneş tutuldu da Rasûlüllah, bi’s-salâti câmiaten (yani cemâatle namaza hâzır olun) diye nida etmek üzere munâdî çıkardı. Akabinde öne geçti ve iki rek’at içinde dört rükû’ ile dört secde yaparak, kusûf namazını kıldırdı.
Velîd şöyle dedi: Ve yine bana Abdurrahmân ibnu Nemir haber verdi. O, İbnu Şihâb’dan bunun (yani birinci hadîsin) benzerini işitmiştir.
İbn Şihâb ez-Zuhrî dedi ki: Ben Urve’ye hitaben: Senin kardeşin böyle yapmadı. Kardeşin Abdullah ibnu’z-Zubeyr Medine’de kusûf namazı kıldırdığı zaman, sabah namazı gibi iki rek’at namazdan başkasını kıldırmadı, dedim.
Urve: Evet, çünkü o sünnete denk düşüremedi, dedi. Kusûf namazında kıraati açıktan okumak hakkındaki bu hadîsi, ez-Zuhrî’den rivayet etmekte Sufyân ibnu Huseyn ile Süleyman ibnu Kesîr, İbnu Nemir’e mutâbaat etmişlerdir.