1010- Bize Müsedded tahdîs edip şöyle dedi: Bize Abdulvâhid tahdîs edip şöyle dedi: Bize Âsim ibn Süleyman tahdîs edip şöyle dedi: Ben Enes ibn Mâlik’e kunût hakkında suâl sordum. Enes: Muhakkak kunût vardır, dedi. Ben: Kunût rukû’dan evvel mi, yahut sonra mı idi? dedim. Enes: Rukû’dan evvel idî, dedi. Âsim: Fulân kimse senden rivayet ederek bana haber verdi ki, sen rukû’dan sonra idi demişsin (buna ne dersin)? dedi. Bunun üzerine Enes: O yanlış söylemiştir. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) rukû’dan sonra yalnız bir ay kunût yaptı. Bu kunûtun sebebi şu oldu zannederim: Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) takriben yetmiş kişiye varan ve kendilerine Kurrâ adı verilen bir takım insanları, müşriklerden bir kavmin yanına göndermişti. O kurrâ, sayıca müşriklerden az idiler, (bunun için onların eliyle helak olmuşlardı). O müşrikler ile Rasûlüllah arasında bir ahd de vardı. Rasûlüllah bir ay o müşrikler aleyhine düâ ederek kunût yaptı.