Enes ibn Mâlik (radıyallahü anh) de: Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) minber üzerinde hutbe yaptı, demiştir.
925 Bize Ebû Hazım ibnu Dînâr (140) şöyle tahdîs etti: Minberin hangi ağaçtan yapıldığında münâkaşa eden bir takım kimseler, Sehl ibn Sa’d es-Sâidî’ye geldiler de, ona bu mes’eleyi sordular. Bunun üzerine Sehl şöyle dedi: Vallahi ben onun neden yapıldığını bilmekteyim. Ve yine yemîn olsun ki, ben onu ilk kurulduğu günü de, Rasûlüllah’ın ilk defa üzerine oturduğu günü de görmüşümdür. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) Ensâr kadınlarından fulân kadına -Sehl, bu kadının ismini söylemiştir:-
“Marangoz kölene emret de, benim için insanlara hitâb ettiğim zaman üzerine oturabileceğim, tahtalardan birşey yapsın ” buyurdu. O kadın da o kölesine emretti. O da Gâbe’nin ılgın ağaçlarından onu yaptı. Sonra onu getirdi. Kadın Rasûlüllah’a haber yolladı. O da emretti, işte şuraya konuldu. Sonra Rasûlüllah’ın bunun üzerinde şöyle namaz kıldığını gördüm: Rasûlüllah minber üzerinde tekbîr aldı, sonra yine minber üzerinde iken rukû’a vardı. Sonra geri geri aşağıya indi de minberin dibinde secde etti. Sonra yine minber üzerine dönüp tekrar etti. Böylece iki rek’at namazı bitirince, Rasûlüllah insanlara döndü de: “Ey insanlar! Bu gördüğünüz şeyleri ancak bana uyasınız ve benim namazımı öğrenesiniz diye yaptım” buyurdu.