863- Bize Sâid ibn Ufeyr tahdîs edip şöyle dedi: Bize İbnu Vehb, Yûnus’tan, o da İbn Şihâb’dan tahdîs etti. Atâ dedi ki, Câbir ibn Abdillah şöyle söyledi: Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: “Her kim sarmısak yahut soğan yemiş bulunursa bizden -yahut mescidimizden- uzak dursun ve evinde otursun”.
Yine aynı senedle gelen hadîste, Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’in yanına içinde taze sebzeler bulunan bir tencere getirildi. Peygamber onda hoş olmayan bir koku duydu. Ne olduğunu sordu. İçinde olan sebzelerin ne olduğu kendisine haber verildi. Bunun üzerine sahâbîlerin yanında bulunanlardan birine (işaret ederek), ona: “Götürünüz” buyurdu. (O sahâbî de Peygamber’in) böyle yaptığını görünce, onu yemek istemedi. Bunun üzerine Peygamber: “Sen bundan ye, zîrâ ben senin munâcât etmediklerinle munâcât ederim” buyurdu.
Ve Ahmed ibn Salih, ibn Vehb’den olmak üzere “Utıye bi-kıdrın fîhîhadirâtun” yerine, “Utıye bi-bedrin fîhî hadırâtun”demiştir. İbn Vehb: “Bedr”den maksadı “Tabakan fîhî hadırâtun (İçinde yeşil sebzeler bulunan tabak)” dur demiştir. el-Leys ile Ebû Safvân, Yû-nus’tan bu kıdr kıssasını zikretmediler (de, sâdece ilk hadîsle yetindiler).
(Müellif, yahut şeyhi Saîd ibn Ufeyr yahut da İbnu Vehb:) Bu kıdr kıssası Zuhrî’nin (mudrec olan) sözünden mi, yahut zikredilen hadîsin içinde mi rivayet edilmiştir, bilmiyorum, demiştir.