546 Bize Avf, Seyyar ibn Selâme’den haber verdi. O şöyle demiştir: Ben ve Bâbam, Ebû Berze el-Eşlemi (radıyallahü anh)’nin yanına girdik. Bâbam ona: Rasûlüllah farz yazılmış namazı nasıl kılardı? diye sordu. Ebû Berze şöyle dedi: Rasûlüllah, sizin Ûlâ Namazı diyegeldiğiniz zuhur (yâni öğle) namazını, güneş göğün ortasından batı cihetine kaydığında kıldırırdi. İkindi namazını kıldırır, birimiz namazdan sonra Medine’nin en uzak yerindeki evine dönerdi de güneş henüz dipdiri bulunurdu. (Râvî Seyyar dedi ki:) Ben Ebû Berze’nin akşam namazı ‘ hakkında söylediği sözü unuttum. Ebû Berze şöyle devam etti: Rasûlüllah, sizin Atame adını vermekte olduğunuz yatsı namazını geri bırakmayı sever, tercîh, ederdi. Bu namazdan evvel uyumayı ve ondan sonra oturup konuşmayı kerîh görürdü, hoşlanmazdı. Sabah namazından da, insan kendi yanında oturanı tanıyacak kadar aydınlık olduğu zaman çıkar ve (bu namazda) altmışla yüz âyete kadar okurdu