Matuşal gelip Batanaş’a, yeni doğan oğlanı gördü, benzeyişine pek şaşırdı. Oğlanın babası İgigilerden biri mi?
(Buradan kabaca ilk nesil Anunnakilerin beyaz saçlı, beyaz tenli ve mavi gözlü oldukları sonucuna varabiliri) diyerek gerçeği istedi Batanaş’tan Matuşal. Eşin Lu-Mah’a derhal açıkla gerçeği, bu onun oğlu mu değil mi? İgigilerden hiçbiri oğlanın babası değil; hayatım üstüne yemin ederim! Böyle yanıtladı Batanaş. Matuşal dönüp oğlu Lu-Mah’a gitti, sakinleştirmek için omzuna attı kolunu.
Bu oğlan bir muamma ama bu tuhaflığıyla sana bir işareti gösteriyor. Eşsiz bir çocuk, kader tarafından eşsiz bir görev için seçilmiş. Hangi görev, dersen bilmem; zamanı geldiğinde bilinecektir. Böyle diyordu Matuşal, Lu-Mah’a; Dünya’da olanları ima ediyordu. O günlerde Dünya’da çekilen ıstırap giderek artmaktaydı. Günler serinleyip soğudu; gökler yağmuru tutup salmadılar.
Yaratılış 5;
28- Lemek 182 yaşındayken bir oğlu oldu.
29- “Rab’bin lanetlediği bu toprak yüzünden çektiğimiz eziyeti, harcadığımız emeği bu çocuk hafifletip bizi rahatlatacak” diyerek çocuğa Nuh adını verdi.