Her Şeye Egemen RAB bana,
“Siz ölene dek bu suçunuz bağışlanmayacak” diye seslendi.
Rab, Her Şeye Egemen RAB böyle diyor.
Rab, Her Şeye Egemen RAB diyor ki,
“Haydi, o kâhyaya,
Sarayın sorumlusu Şevna’ya git ve de ki,
‘Burada ne işin var?
Kimin var ki, kendine burada mezar kazdın,
Yüksekte kendine mezar, kayada konut oydun?
Ey güçlü kişi,
RAB seni tuttuğu gibi şiddetle savuracak.
Top gibi evirip çevirip
Geniş bir ülkeye fırlatacak.
Orada öleceksin,
Gurur duyduğun arabaların orada kalacak.
Efendinin evi için utanç nedenisin!
Seni görevden alacak,
Makamından alaşağı edeceğim.
“ ‘O gün Hilkiya oğlu kulum Elyakim’i çağırıp
Senin cüppeni ona giydireceğim.
Senin kuşağınla onu güçlendirip
Yetkini ona vereceğim.
Yeruşalim’de yaşayanlara
Ve Yahuda halkına o babalık yapacak.
Davut’un evinin anahtarını ona teslim edeceğim.
Açtığını kimse kapayamayacak,
Kapadığını kimse açamayacak.
Onu sağlam yere çakılmış çadır kazığı yapacağım,
Ailesi için onur kürsüsü olacak.
Ailenin ağırlığı –soyundan türeyen herkes–
Taslardan kâselere kadar her küçük kap ona asılacak.’ ” Her Şeye Egemen RAB diyor ki, “O gün sağlam yere çakılmış kazık yerinden çıkacak, kırılıp düşecek, ona asılan yük de yok olacak.” Çünkü RAB böyle diyor.